Taşranın verdiği bütün buhranla Uğur’un kahvesindeydik. Posta Gazetesi vardı bütün sayfaları okunmuştu. İnsanlar okumak için değil, zamanın bolluğundan bütün satırlara göz gezdiriyorlardı. Fotoğraflar ise daha çok ilgi çekiyordu. Kahveye geleli henüz 3 saat olmuştu ama altı farklı insanın elinden Posta Gazetesi geçmişti. Sıra bana geldiğinde ben de herkes gibi tüm haberleri detay detay takip ediyordum. İsveç Kralı kendi mülkünü Suriyeli göçmenlere tahsis etmişti. Olacak şey değil, dedim içimden. Masada duran batak sonuçlarını yazmak için kullanılan kalemi aldım ve haberin altına “
seviyeyi yükseltme lan piç” yazdım. İkinci üç saatlik periyodumu da gazeteye detay incelemesi yapacak olan altı kahve sakinine ayırdım. Dördüncü adam yorumumu gördü “
Kim yazdı bunu?” diyerek ayağa kalktı. Tüm bakışlar benim üzerimde toplanmıştı. Kahve halkı artık el yazımı tanıyordu. Yavaşça bana yaklaştı ve sandalyeme ani ve hızlı bir tekme salladı.
Kasım 2015
Konuk Yazar: Pilli Plak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder